ANADOLU AJANSINA RÖPORTAJ 16.04.2021
Türk Ziraat Yüksek Mühendisleri Birliği (TZYMB) Genel Başkanımız Sayın Fehmi Kiraz AA muhabiri Deniz Çiçek PALABIYIK’a 16.04.2021 tarihinde röportaj vermiştir.
Büyükşehir sınırlarındayken köyden mahalleye dönüştürülen yerleşim yerlerine “kırsal mahalle” statüsü tanınması, bazı vergi ve harçlarda sağlanacak indirim ve muafiyetler nedeniyle çiftçinin maliyetlerini azaltacak.
AA muhabirinin yaptığı derlemeye göre, Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından düzenlenen Tarım Orman Şurası’nın Sonuç Bildirgesi’nde, “Büyükşehir belediyelerinde mahallelerin kırsal ve kentsel olarak yeniden yapılandırılması, kırsal mahallelerde köy tüzel kişiliği yapısının korunması” kararı yer almıştı.
Geçen yıl ekim ayında yasalaşan düzenlemeyle de Büyükşehir Belediyesi Kanunu’nda değişiklik yapıldı. Böylece, büyükşehir belediyesi sınırları içinde bulunan ve büyükşehir belediye meclisinin alacağı kararla kırsal yerleşim özelliği taşıdığı tespit edilen mahallelerin, “kırsal mahalle” kabul edilmesinin önü açıldı. Bu sayede, geçmişte “köy” statüsünde olan ve Büyükşehir Belediyesi Kanunu ile mahalleye dönüştürülen yerleşim yerlerinin “kırsal mahalle” unvanı alması sağlanmış oldu.
Kanunla, kırsal mahalle veya kırsal yerleşik alan olarak belirlenen yerlerde, Belediye Gelirleri Kanunu uyarınca alınması gereken bazı vergi ve harçlara ilişkin indirim ve muafiyet sağlanması da benimsendi.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı da uygulamaya ilişkin usul ve esasları belirledi. Buna göre, “kırsal mahalle”, büyükşehir belediyeleri sınırları içinde olup, 1984 yılı ve sonrasında köy veya belde belediyesi iken mahalleye dönüşen yerlerde tespit edilecek. Bu kapsamda, söz konusu yerin kırsal yerleşim özelliği taşıyıp taşımadığına karar verilirken, mevcut yapılaşma durumu, kırsal nüfusu oranı, yüz ölçümünün önemli kısmının tarım, orman, mera, yaylak ve kışlak arazilerinden oluşması, tarımsal üretimin, hayvancılık ve orman faaliyetlerinin başlıca geçim kaynağı olarak tespit edilmesi gibi kriterlere bakılacak.
Kırsal mahalle olarak belirlenen yerlerde basit usulde gelir vergisine tabi mükellefler tarafından bizzat iş yeri olarak kullanılan bina, arsa ve araziler ile mesken amaçlı kullanılan binalar ve zirai istihsalde kullanılan bina, arsa ve araziler emlak vergisi ile bina inşaat ve imarla ilgili harçlardan muaf tutulacak. Bu yerlerde, ticari, sınai ve turistik faaliyetlerde kullanılan bina, arsa ve araziler için emlak vergisi yüzde 50, alınması gereken vergi, harç (bina inşaat harcı ile imarla ilgili harçlar hariç) ve harcamalara katılma payları yüzde 50 indirimli uygulanacak. Ayrıca, içme ve kullanma suları için alınacak ücret, iş yerleri için belirlenmiş olan en düşük tarifenin yüzde 50’sini, konutlar için belirlenmiş olan en düşük tarifenin yüzde 25’ini geçmeyecek şekilde belirlenecek.
“Önce ilçe belediyesi karar alacak”
Türk Ziraat Yüksek Mühendisleri Birliği Genel Başkanı Fehmi Kiraz, AA muhabirine, yapılan düzenlemelere ilişkin değerlendirmede bulundu.
Büyükşehirlerde köy iken mahalleye dönüşen yerlerde yaşayan çiftçi ve üreticilerin, getirilen bazı belediye vergileri ile ahırların yerleşim yerinden uzaklaştırılması gibi düzenlemeler nedeniyle mağduriyet yaşadığını belirten Kiraz, “Kırsalda yaşayan çiftçi ve üreticilerin şehirlerdeki gibi vergilendirilmemesi gerekiyordu. Su fiyatı gibi tarifelerin de şehirlerden farklı olması gerektiğini belirtmiştik. Şimdi ilgili kanunda değişiklik yapıldı. Kırsal mahallenin belirlenmesi için önce ilgili ilçe belediye meclisince karar alınacak ve bu karar büyükşehir belediyesine gönderilecek. Büyükşehir belediye meclisi de 90 gün içinde karar verecek.” dedi.
Vergi ve harçlar nedeniyle inşaat maliyetlerinin de çiftçi ve üretici için çok yüksek olduğuna dikkati çeken Kiraz, şunları kaydetti:
“Köy statüsündeyken mahalleye dönüştürülen yerlerde yaşayan çiftçi ve üreticiler, belediyelerce alınan vergi ve harçlar nedeniyle zorluk çekiyordu. Getirilen muafiyet ve indirimlerle kırsaldaki insanımızın daha kolay yaşam sürmesi ve üretime devam etmesi sağlanacak. Bu vergi ve harçlar, oradaki insanlar için önemli maliyet ve yüktü. Bu düzenleme, çiftçinin maliyetlerini düşürmüş olacak. Bu vergilerin şehirdeki gibi alınmaması gerekiyordu. Şimdi bir nebze de olsa oradaki yaşamın sürdürülebilirliğine katkı sağlanacak. Buralardaki insanları, köylerde tutabilmek için daha fazla destek vermemiz lazım ki gıda üretiminin devamlılığı sağlansın ve gıda güvenliğimiz riske girmesin.”
Düzenlemenin tarım alanlarının tarım dışına çıkarılmasını önleme açısından da önem taşıdığını düşündüğünü vurgulayan Kiraz, köy tüzel kişiliği ortadan kalktığı için ortak kullanıma tabi mera gibi yerlerin de büyükşehir belediyelerine devrolduğunu, bu yerlere ilişkin hakların da yeniden sağlanması gerektiğini söyledi.