Önergeye göre;
TARIM ORMAN VE KÖYİŞLERİ ALT KOMİSYONU BAŞKANLIĞINA
Görüşülmekte olan Tarım ve Gıda Bakanlığı Kanun Tasarısına çalışan personelin özlük haklarının iyileştirilmesi için aşağıdaki maddenin ek madde olarak ilave edilmesini arz ve teklif ederiz.
Fehmi KİRAZ
TZYMB Genel Başkanı
Yönetim Kurulu Asil Üyelikleri Yönetim Kurulu Yedek Üyelikleri
Celal KARA (Şube Başkanı) Ahmet ÇELEN
Bakanlığın yenide yapılandırılmasında oluşturulması gereken ana hizmet Birimleri aşağıdaki şekilde belirlenmelidir.
1. Bitkisel Üretim ve Bitki Sağlığı Genel Müdürlüğü:
Bu genel müdürlüğün görev alanı; bitkisel üretimde verimliği ve ürün çeşitliliğini geliştirmek, bitkisel üretim teknikleri, tohum hizmetleri, üretim girdileri ve teknolojilerinin kullanım uygunluğunu ve standartlarını belirlemek, izin-tescil-sertifikasyon işlemlerini yürütmek, zirai karantina, ayrıca izin bunlarla ilgili her türlü eğitim ve araştırmayı yapmak, yaptırmak olmalıdır. Genel Müdürlük, bünyesinde ve taşra teşkilatında bağlı çalışacak personelin görev ve sorumluluklarını belirlemek ve personel hareketlerini teklif etmelidir.
2. Hayvansal Üretim ve Hayvan Sağlığı Genel Müdürlüğü:
Bu genel müdürlüğün görev alanı; hayvansal üretim, hayvancılık, hayvan hareketleri ve karantina, sertifikasyon, zoonoz, aşı-serum-ilaç üretim ve tescili, laboratuvar, hayvan refahı ve hayvan sağlığı hizmetlerinin daha etkin ve koordineli yürütülmesi amacıyla bir bütün halinde hayvancılık hizmetlerini kapsamalıdır. Ayrıca görevleriyle ilgili her türlü eğitim ve araştırmayı yapmak veya yaptırmaktır. Genel Müdürlük bünyesinde ve taşra teşkilatında bağlı çalışacak personelin görev ve sorumluluklarını belirlemek ve personel hareketlerini teklif etmelidir.
3. Gıda İşleri Genel Müdürlüğü:
Bu genel müdürlüğün görev alanı; gıda ve yem maddelerinin izin-tescil, denetim, kontrol ve laboratuvar hizmetlerini yürütmek, gıda-yem güvenliği ve kontrolü konusunda tüm önlemleri almak, politikalar oluşturmak, bu konularla ilgili usul ve esasları belirlemek, görevleriyle ilgili her türlü araştırmayı yapmak veya yaptırmaktır. Genel Müdürlük bünyesinde ve taşra teşkilatında bağlı çalışacak personelin görev ve sorumluluklarını belirlemek ve personel hareketlerini teklif etmelidir.
4. Su Ürünleri Genel Müdürlüğü
Bu genel müdürlüğün görev alanı; su ürünleri tescil, kontrolü konusunda tüm önlemleri almak, politikalar oluşturmak, tescil ve laboratuvar hizmetlerini yürütmek, denetlemek ve bu konularla ilgili usul ve esasları belirlemek, stok tespiti uygulama ve politikaları belirlemek ve uygulanmasını sağlamak, görevleriyle ilgili her türlü araştırmayı yapmak veya yaptırmaktır. Genel Müdürlük bünyesinde ve taşra teşkilatında bağlı çalışacak personelin görev ve sorumluluklarını belirlemek ve personel hareketlerini teklif etmelidir
5. Kırsal Kalkınma Genel Müdürlüğü
Bu genel müdürlüğün görev alanı; kırsal kalkınma kapsamındaki uygulamaları yapmak, tarım reformu çalışmaları, toprak ve sulama hizmetleri, arazi toplulaştırma hizmetleri, yayım, el sanatları faaliyetlerini yönlendirmek, kooperatifler, birlik ve diğer üretici örgütlerinin kurulmasına izin vermek, denetlenmesi ve tüm tarımsal desteklemeleri koordine etmek, toprak-su-gübre hizmetleri ile araştırmaları yapmak veya yaptırmaktır. Genel Müdürlük bünyesinde ve taşra teşkilatında bağlı çalışacak personelin görev ve sorumluluklarını belirlemek ve personel hareketlerini teklif etmelidir.
Bunların dışında Bakanlık bünyesindeki mevcut Personel Genel Müdürlüğü, AB ve Dış İlişkiler Dairesi Başkanlığı, İdari Mali İşler Dairesi Başkanlığı, Yayın Dairesi Başkanlığı gibi birimlerin daha etkin çalışabilmesi için diğer Bakanlıklardaki örnekler ve ihtiyaçları karşılama durumu da dikkate alınarak yeniden yapılandırılması gerekmektedir.
Diğer bütün kurumlarda mevcut olan, denetim ve rehberliğin yanı sıra taşra ve merkez teşkilatları arasında bütünlüğü sağlayan Teftiş Kurulu Başkanlığının kaldırıldığı, bu kurulda görev yapan Müfettişlerin Tarım Denetçisi kadrolarına atandığı görülmektedir. Ancak Tarım
Denetçilerinin ne yapacağı açıkça belirtilmemekle birlikte, Genel Müdürlüklerde hizmet birim amiri tarafından Çalışma ve Denetim Birimleri oluşturulacağı belirtilmekte olup, denetim kavramı ve şekli muğlak bırakılmış, diğer taraftan taşra için bir denetimden bahsedilmemiştir. Tarım Denetçiliği kadrosu ihdas edilmiş olmasına rağmen, tarım denetçilerinin ne iş yapacağı hususunda kanun tasarısında bir atıfta bulunulmamış olması, Teftiş Kurulu Başkanlığının fiilen yaptığı işlerden de vazgeçildiği anlamı taşımaktadır. Bu durumun suistimal ve yolsuzlukların önünü açacağında şüphe bulunmamaktadır. Teftiş Kurulu Başkanlığı Muhafaza Edilmelidir, diğer taraftan Teşkilatlanma ve Destekleme Genel Müdürlüğü bünyesinde görev yapan kontrolörler aynı görev, hak ve işlevleri Kırsal Kalkınma Genel Müdürlüğü İçerisinde yer almalıdır.
Strateji Geliştirme Başkanlığı bünyesinde mevzuat Dairesi oluşturularak Bakanlık bünyesinde hazırlanan mevzuatın koordinasyonu yeniden etkin olarak sağlanmalıdır.
Ayrıca AB uyum çerçevesinde çıkartılan tarımla ilgili mevzuatlarda yapılacak değişikliklerin ülkemizin gerçek gereksinmelerini karşılayacak şekilde düzenlenmesi gerekmektedir. AB’ye üyelik konusundaki belirsizlikler bulunsa dahi yürütülen çalışmalar sayesinde, Türkiye’nin tarım ve gıda konusunda teknik ve idari alt yapısı güçleneceğinden, bölgesinde güçlü bir Türkiye olacağı kesindir. Bu nedenle, Ülkemiz tarım potansiyeli harekete geçirilerek ülkemizin, bölge ve dünya ülkeleri ile rekabet gücünün artırılması için gerekli politikaların uygulanması en akılcı yoldur. Tarım ve gıda konusunda ürün çeşitliliği ve pazar gücü açısından bölgesinde güçlü bir Türkiye’nin bulunması hayati öneme haizdir. Sürekli gelişen bir coğrafyada bulunan ve stratejik konumdaki Türkiye’nin, sağlıklı bir gıda güvenliği sistemine kavuşması gerekmektedir. Bu nedenle, Türk Milletinin, Türk tarımının ve Türk sanayicisinin korunması, gelişmesi ve dünya ile rekabet gücünün artırılması için yasal düzenlemelerin uygulamaya geçirilmesi gerekmektedir.
Tarım Reformu Genel Müdürlüğünün toprak reformu açısından kapsadığı görevler ve işlevi stratejik önemini artırmaktadır. Bu nedenle Tarım Reformu Genel Müdürlüğü Bakanlığın bağlı kuruluşu olarak hizmetlerini sürdürmelidir.
Bakanlığın yeniden yapılanması durumunda dikkate alınması gereken en önemli konuların başında daha iyi ve kaliteli hizmet üretebilmek için Bakanlık personelinin özlük haklarının iyileştirilmesi konusunda mutlaka düzenleme yapılmalıdır. Bakanlığın teknik ve idari kadrolarında uzun yıllar görev almış ve
büyük özveriyle çalışmış meslektaşlarımızın özlük haklarının iyileştirilmesi ile ücretleri konusunda daha yüksek olanaklara sahip diğer kurumlardaki meslektaşları eşitlenmesi sağlanmalıdır.
Bakanlıkta 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 4/B ve 4/C statülerinde çalışan meslektaşlarımızın, ayrıca 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında işçi statüsünde çalışan meslektaşlarımızın sorularının çözülmesi için 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 4/A statüsüne geçirilmesi gerekmektedir.
Tarım ve Gıda Bakanlığı kanun tasarısında tarım uzman ve tarım uzman yardımcısı diye bir tabir var. Tarım uzmanı olmak için ziraat mühendisi olmayı gerektirmeyen, ingilizce bilen her hangi bir lisans mezunu olmak yeterli şeklinde bir yaklaşım vardır, yani hukukçu, iktisatçı, işletmeci v.s. tarım uzmanı olabiliyor. Bir hukukçu veya işletmeci sözde uzmanı olduğu tarım konusunda hangi çiftçinin sorunun çözecek gerçekten merak konusudur, mesleğimizin geleceği ile oynanmakta meslektaşlarımız tarım bakanlığında ve sahada uzaklaştırılmak istenmektedir. Bu yanlışlığın bir an önce düzeltilmesi gerekmektedir.
Diğer Bakanlıkların denetim alanı içerisinde bulunan (lisanslı depo, tarım satış kooperatifleri, köylere hizmet götürme birlikleri v.s) görevlerin Bakanlık bünyesinde toplanması gerekmektedir. Böylece tarımla ilgili tek bir otorite sağlanmış olacaktır.
PERSONEL ÖZLÜK HAKLARI İLE İLGİLİ GÖRÜŞ VE ÖNERİLERİMİZ
1-Bu kanun tasarısında 1.Madde de belirtilen Tarım ve Köyişleri Bakanlığının “Görevi, yetki ve sorumlulukları” tanımlanmamıştır.
Gerekçe: Kanun tasarısında tanımlar kısmı olması gerekmektedir. En önemli tanım Bakanlığın yetki, görev ve sorumlulukları olup bu anlamda Bakanlığın, görev tanımı, yapacağı işlemler merkezi ve taşra birimleri çerçevesinde ayrı ayrı ifade edilmelidir.
2- Kanun tasarısı içerisinde yer alan Genel Müdürlüklerin kurulmasında 3046 sayılı Bakanlıkların kuruluşları hakkındaki kanunun 16.maddesine göre teşkilatlanmanın usul ve esaslarına uyulmamıştır.
Gerekçe: VI sayılı listede Tarım ve Köyişleri Bakanlığının Merkez Teşkilatında iptal edilen kadrolardan ve ihdas edilen kadrolardan Daire Başkanlığı kadrosu 3046 sayılı kanunun Teşkilatlanma Esas ve usulleri başlıklı Bakanlık merkez teşkilatı ile bakanlık bağlı kuruluşlarının düzenlenmesinde uyulacak esas ve usuller bölümündeki 16.maddesinin j bendi “Görev ve hizmetin nitelik ve niceliğine göre en az üç şube müdürlüğü bulunmadıkça daire başkanlığı, en az üç daire başkanlığı bulunmadıkça genel müdürlük kurulamaz. Şubeler ihtiyaca göre şefliklere ve memurluklara bölünebilir.” hükmüne amir olduğundan Tarım ve Gıda Bakanlığının Merkez Teşkilatında kurulan birimlerde oluşturulacak Daire başkanlıklarının kurulmasında gerekli olan Şube Müdürlüğü kadrosu ihdas edilmediğinden söz konusu kanuna aykırıdır. Aynı gerekçe ile Genel Müdürlüklerin kurulması da bahse konu 3046 sayılı kanuna aykırıdır.
3- 6.Madde de atama (kadrolar ve Tarım Uzmanlığı başlıklı kısımda) 3 bendinde tarım uzmanı, uzman yardımcıları ve bahsi geçen diğer kadroların görev tanımları belirtilmemiştir.
Gerekçe: Tarım uzmanı, uzman yardımcılığı ve bahsi geçen diğer unvanlarla ilgili olarak personelin görev tanımları belirtilmelidir.
4-Aynı maddenin a,b, c bentlerine ilave olarak bakanlık içerisinde çalışanların tarım uzmanı ve uzman yardımcısı atanmasındaki yaş sınırının kaldırılması gerekir. Çünkü mevcut Sosyal Güvenlik Sisteminde emeklilik yaşı 65 olarak öngörülmüşken yaş kısıtlaması dışında kalan Bakanlık mevcut personelinin durumunun ne olacağı açık değildir.
5-Mevcut tasarıda iptal edilen kadrolar (1281 adet) ile ihdas edilen kadrolar (1385 adet) dikkate alındığında, bu rakam genel gerekçelerle ilgili bölümün 3. Paragrafının son bölümündeki rakamlarla uyuşmamaktadır. Çünkü iptal ve ihdas edilen kadrolarla ilgili “tasarruf ifadesi ölçülebilir değildir. Ayrıca tasarının madde gerekçeleri ile ilgili bölümünün 4. Maddesinde yer alan “kaynak israfını önleyecek tedbirlerin alınması” gerekçesinde yer alan tasarruf anlayışı ile de ters orantılıdır. Çünkü ihdas edilen kadro sayısı iptal edilenden yaklaşık %10 daha fazla olup, bunun da hangi tasarruf anlayışı ile bağdaştırılabileceği açık değildir.
GEÇİŞ HÜKÜMLERİ
Geçici 1.maddenin 2. fıkrasında belirtilen unvanların daha önceki (1982-1984-1990) yıllarında Bakanlığın yapmış olduğu reorganizasyonlardaki gibi şahsa bağlı olarak bırakılması gerekir. Çünkü bugüne kadar yapılan uygulamalarda mevcut kadrolarda çalışan personelin Anayasamızdan kaynaklı “kazanılmış hak” olgusunda değerlendirildiği ancak yeni tasarının hayata geçirilmesi ile personelin önemli bir kısmının bu hakları yitireceği ortadadır.
İkinci fıkrada yer alan “81 Tarım İl Müdürlüğü kadrosunun iptali ve bahse konu personelin Bakanlık Müşavirliği kadrosuna atanması” hususu kanun tasarısının dayandırılmaya çalışıldığı “Tasarruf anlayışı” ile uyuşmamaktadır. Çünkü Tarım ve Gıda İl Müdürlüğü’ne atanacak yeni personelin bütçeye ilave mali yükler yükleyeceği açıkken, önerimiz mevcut Tarım İl Müdürlerinin yeni oluşturulacak Tarım ve Gıda İl Müdürlüklerine atanması tasarruf anlayışı ve kamu yararı adına daha uygun olacağı düşünülmektedir.
Geçici 1.Maddenin 3. Fıkrasında belirtilen unvanlı kadroların şahsa bağlı olarak bırakılması gerekmektedir. Çünkü bugüne kadar yapılan uygulamalarda mevcut kadrolarda çalışan personelin Anayasamızdan kaynaklı “kazanılmış hak” olgusunda değerlendirildiği ancak yeni tasarının hayata geçirilmesi ile personelin önemli bir kısmının bu haklarını yitireceği ortadadır.
Söz konusu tasarının Geçici 1.maddesinin “3.fıkrasında sayılan unvanlardaki kadrolarda çalışanların kendi derece ve kademesine uygun kanun tasarısında ihdas edilmiş tarım uzmanlığı kadrolarına bir defaya mahsus olmak üzere imtihansız olarak atanırlar.” İfadesine yer verilmesi halinde mağduriyetler bir nevi önlenmiş olacaktır. Kaldı ki; söz konusu kanun tasarısının birinci maddesinin onuncu bendinde de böyle bir kadro ihdasına yer verilmiştir.
Sonuç olarak;
Öncelikle mevcut tasarıda Bakanlığın görev tanımı, çalışanların görev tanımı yapılmadığı için yeni taslakta ortaya koyulmaya çalışılan düzenleme mevcut 441 sayılı kanun hükmünde kararname ile oluşturulan düzenlemelerin dahi daha gerisindedir.
Yapılan kan